6 Ocak 2012 Cuma

Karatay Diyeti'yle Yaşam Boyu Sağlık


Karatay Diyeti'yle Yaşam Boyu Sağlık / Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay
Hekimliğin ilk dersi, "önce zarar verme" ile başlarmış, ben de "Canan Hoca"nın sağlıklı yaşam dersi verdiği kitabına, "önyargısız yaklaş" motivasyonuyla başladım. Malum son dönemde, diyet, sağlıklı beslenme ile ilgili bir çok tabuları yıkması nedeniyle, epey konuşulmakta, "Karatay Diyeti ". "Karatay Diyeti'yle YaşamBoyu Sağlık" kitabında ise, tüm sansasyonelleştirilen iddiaların cevapları tek tek veriliyor. 50 yıllık deneyimi dışında, Canan Efendigil Karatay, kitabında birçok bilimsel araştırmayla, "diyet listesi"ndeki tüm maddeleri meşrulaştırıyor.

"Kolestrol iyi bir şeydir!"
Malum 
Yılbaşı Gecesi geride kaldı; artık takvimler 2012'yi gösteriyor ve dileklerimizin sıralandığı, "yeni" adımların atıldığı, hayata dair de yeni başlangıçların yapıldığı en yaygın dönem yılın başları. Sağlıklı beslenme ile ilgili bir kitap okumak için de bundan iyi bir zamanlama olmasa gerek diye düşünen ve kitabı en çok satanlar raflarına taşıyan birçokları gibi ben de okumaya koyuldum. Kitap, profesör bir kardiyolog olan Canan Efendigil Karatay tarafından yazılsa da, doktorların anlaşılmaz dilinden eser yok. Her bir bilgi, altı bilimsel içeriklerle doldurularak ve en kolay anlaşılır şekilde okuyucuya aktarılıyor, tam da bu nedenle elinizden bırakamıyorsunuz. Hayatınızı, kendi beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçiriyorsunuz. Özellikle en çok tepki toplayan "ara öğün yok !", "ekmek yerine ceviz, kuruyemiş yiyin !", "kolestrol iyi bir şeydir!" iddialarının, kitabı okuyunca iddia olmaktan çıktığını fark ediyorsunuz. 2000 yıllar derken, 2011 devirdiğimiz şu dönemde, diyet adına hep aynı şeyleri duymayı beklememiz ve bir türlü de en doğrusu ile karşılamamızın bir sebebi olmalı diye düşünerek kitabı okumak en doğrusu. Son yapılan araştırmalara göre artık yeni bir beslenme piramidi karşımıza çıkıyor ve 1994 yılında bulunan "kaptan" leptin hormonunun işleyişi incelenerek detaylandırılmış çalışmalar kitaptaki ifadeleri temellendiriyor.
"Günde iki öğün yemek yenmelidir, üçüncü öğün hastalıktır."
Yaşam Boyu sağlık için bütün yapayları hayatımızdan çıkarmamız gerekiyor gibi görünüyor ve bu aslında hepimizin bildiği ancak çoğu zaman göz ardı etmeyi seçtiği bir gerçek. Karatay, yeni piramide göre sofralardan 3 beyazı tamamen kaldırıyor, bunun yerine kırmızı et ve kuruyemiş yememizi, vücudumuzun Omega 3 ihtiyacını ıskalamamızı söylüyor. Çağıyakalayan bir beslenme sistemini bize anlatsa da İbni Sina'dan, Hipokrat'tan da alıntılar bulmak mevcut kitapta. Bu doğrultuda birçok noktada "unutulmuş" lar bize hatırlatılıyor demek yanlış olmaz. "Günde iki öğün yemek yenmelidir, üçüncü öğün hastalıktır."dan da yola çıkarak, Karatay öğün aralarında yemek yemememiz gerektiğini, bunun vücuttaki organların yağlanması için çok ciddi bir neden olduğunu vurguluyor. Biz son dönemde, selülit, estetik olmayan yağlanma gibi kavramlara çokça odaklansak da, işin özünün göremediğimiz iç organlarımızın çevresini kaplayan yağlanmadan kaynaklandığını anlıyoruz. Bundan sonrası daha çok bildiğimiz ama uygulamakta zorlandıklarımız; '20.00'den sonra yemek yemeyin', 'günde en az 30 dakika yürüyün' ve daha birçokları. Kitaptaki uygulamalar sadece kilo problemi olanlara değilherkese yönelik, çünkü sağlıklı yaşam hepimizin dileği. Uygulamaların yanı sıra, hayatı kolaylaştıracak tarifleri ve Karatay diyeti ile kendini 'yenilemiş'lerin de yorumlarının bulunması da çok yönlü bir çözüm sunuyor.
"Ambalajlı" hayatlar

Özellikle büyük şehirde yaşayan ve "ambalajlı" hayatlar yaşayan birçoklarımızın biraz zorlanabileceğini söylemek zor değil, elbette yumurtamızın serbest yemlenen bir tavuğun yumurtası olup olmadığının izini sürmek, doğal, paketlenmemiş tereyağı yemek, mumlanmamış sebze ve meyveler bulmak oldukça zor ama en azından olabildiğince katkı maddesi kullanmadan, 'kutulanmamış' besinlerle beslenmeye çalışmayı Karatay diyetiyle hatırlamak hayatımızı kolaylaştıracak ve bizi "yenileyecek" gibi görünüyor. Kitleleri peşinden koşturan, göz "boyamak"la kalmadan, besinleri de renklendiren ve yapaylaştıran maddelerden uzak durarak, sağlıklı beslenme hedefine bizi en kolay yoldan götürmeyi hedefleyen Karatay, "en iyi hekim, hastasına ilaç vermeyen hekimdir." düsturuyla, hayatın içinden kolaylıkla uygulayabileceğimiz önerilerini bizimle paylaşıyor, hem de çocuk büyük demeden herkese, dört mevsim önerilerini aktarıyor.
Bu yıl "Sağlıklı Yıllar !" dileklerinizi gerçekleştirmeye, kolay okunan ve çok rahat anlaşılan bu kitapla başlayabilirsiniz.
Şimdiden afiyet olsun ! Sağlıklı nice yıllarınız olsun !

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder