11 Aralık 2011 Pazar

'Konulu’ bir porno hikâyesi!


ÖLÜM PORNOSU / Chuck Palahniuk 






Dövüş Kulübü ile yayıncılık dünyasında yıldızı parlayan, Palahniuk'un Türkiye'de davalık olan romanı Ölüm Pornosu, Ayrıntı yayınlarından, Yeraltı Edebiyatı başlığı altında okuyucuyla buluştu. Kitap fuarında, stantlarında açtıkları afişle, dava sürecine olan duruşlarını sergileyen Ayrıntı Yayınları'nın sahibi ve kitabın çevirmeni için 6 aydan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı ve dava bilirkişi incelemesi için Ocak ayına ertelendi. 

Ölüm Pornosu neden yasaklandı?
Peki neydi bu kitap ? Neden "engellenmeliydi" toplumla buluşması ve hatta bunun da ötesinde, kitabın haklarını alan yayın evi sahibi ve kitabın "bire bir" çevirisini yapan çevirmen de bunun cezasını çekmeliydi? Sorularıma biraz olsun cevap bulmak adına kitabı elime aldım, refleksle arkasını okumaya başladım… Palahniuk'un 'kâbuslarına' davet ediliyordum ve uyarılıyordum; eğer "tabularım varsa ve onları yıkmaktan korkuyorsam" bu roman bana göre değildi. Her insan, toplumda da yaşasa aslında kendi sınırlarını kendi çizer, bazen çizdiklerini görmez, hemen fark etmez, yaşandıkça ortaya çıkar, diye düşünerek, tam da bu nedenle sınırlarımı görmek için kitabı okumaya koyuldum. 

Marilyn Monroe'nun gizli kimliği
Kitabın ismi, okuyucuyu 'ölümün pornosunun' çekimine tanıklık edeceğine hazırlıyor, ve bu hikâyeye ortak edilen okuyucu, yazarla değil, bu işin kahramanlarıyla buluşuyor, hikâyeyi ustaca planlanmış bir olay örgüsünde, "oyuncular"ın ağzından dinliyor. Baş kahraman Cassie Wrigt ise konuşmuyor, 'isimsiz', numaralandırılmış erkeklerle olan geçmişi ve asistanı Sheila ile olan yaşanmışlıkları üzerinden tanıyoruz onu. Kitap, "konulu" bir hikâyeyi anlatıyor, ancak gerçekten de detaylı bir araştırmanın ürünü olduğuna okurken şahit oluyorsunuz. Bu detaylar arasında, yazar ustaca bir tavırla şaşırtıcı ve zaman zaman komik gerçekleri gözler önüne seriyor, sarışın şişme bebeklerin yaratıcılık süreci, elektrikli vibratörün icadı, Marilyn Monroe'nun gizli kimliği ve daha bir çokları..Tüm açıklığıyla neredeyse tam bir "erkek muhabbeti" ne düşüyorsunuz. 

İnsan hallerinden en doğallarından cinsellik ve en kapılar ardında olanlarındanken, porno ise tüm kapıları kırıyor, perdeleri açıyor ve Palahniuk, işte tam bu noktada insanın o örtüler kalktığında insan hallerinden nasıl uzaklaştığını ve "isimsiz"leştiğini gözler önüne seriyor, hikâyeleriyle var olan insan, "konulu" gösterileriyle, kendilerine yabancılaşıyorlar ve bu yabancılaşma cinsiyet dinlemiyor.

Bu kez, kitabın arkasındaki uyarıdan esinlenerek, herkese değil, sınırlarını zorlamak ya da fark etmek isteyenlere keyifli okumalar diliyorum ! 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder